I. Sason İsyanı

I. Sason İsyanı, 1894 senesinde Sason’da gerçekleşen Ermeni isyanını ifade eder.

Sason günümüzde Batman iline bağlı bir ilçe olmakla beraber Diyarbakır ile Muş arasında kalan dağlık bir bölgedir. İsyan birçok eserde “Sason isyanı” olarak anılsa dahi bazı kaynaklarda “Talori İsyanı” olarak da geçmektedir. Bazı kaynaklarda Talori İsyanı denmesinin sebebi isyanın Sason’a bağlı Talori vadisinde başlamasından ötürüdür. Talori Vadisi ise Sason ile Muş arasında dağlarla çevrili geniş bir vadidir. Ayrıca bu vadi Silvan’lı Bekran aşireti’nin yaz aylarında yayla olarak kullandığı bir yerleşim yeridir. 1875 yıllarında bölgede üç Ermeni köyü mevcutken zamanla köy sayısı on dörde çıkmış ve bölgede Ermeni nüfusunda hızlı bir artış yaşanmıştır. Hızla artan Ermeni nüfusu, Bekranlılar’ın bölgeden çıkmasını istiyor ve bölge aşiretleri ile manastır rahiplerinin desteklerini alarak kendilerinden şikayetçi oluyorlardı. Nitekim bölgede Ermeniler ile Kürtler arasında uzun süredir bir ihtilaf sürüyordu. Ermeniler emniyetlerini sağlamak adına Kürtler’e her yıl vermeleri gereken geleneksel haracı aşiret reislerine vermiyor ve Kürt aşiretlerine karşı direniyorlardı. Osmanlı Devleti ise Kürt aşiretlerini bir Ermeni kalesi olarak görülen Sason’a yönlendirerek direnen Ermenileri kontrol altında tutmak istemekteydi. Bunun üzerine İstanbul Kumkapı Olayı’ndan sonra olayın sorumlularından Mihran Damadyan 1891 senesinde Sason’a gelerek yerli Ermeni halkı örgütlemeye yönelik girişimlerde bulunmuştur. “Damadyan Çetesi” adıyla Sason dahilinde kurulan çete Sason’da yaşayan Kürtler’e yönelik saldırılar düzenlemiştir. Çete lideri Damadyan’ın yakalanmasının ardından 1894’te Ermeni Taşnak örgütü , Sason halkının kendilerini Hamidiye tasfiyelerine karşı savunmasına yardımcı olmak için yerel nüfusa silah sağlayarak bölgedeki gerginliklerden yararlanmış ve Talori vadisinde birinci Sason isyanını başlatmıştır. Ardından Damadyan’ın yakalanması üzerine isyancılar Hınçak cemiyetş üyesi olan Hamparsun Boyacıyan önderliğinde, Sason Talori’de kanlı eylemler gerçekleştirmiş ve Hınçaklar Zadyan ile Behran aşiretlerine saldırarak yağmacılığa başlamışlardır.

1894’te özerklik için mücadele adı altında Kürtler’e gerçekleştirilen saldırılar Osmanlı Birlikleri ve Zilan Şeyhi’nin de arasında bulunduğu Kürt aşiretlerinin saldırılara cevap vermesi ile beraber 1894 yılında binlerce Ermeni’nin hayatını kaybetmesine sebebiyet verdi. Sason’a gelen vergi memurlarının Ermeni çete üyeleri tarafından darp edilmesi ve bölgede Kürtler ve Ermeniler arasında yaşanan şiddetli çatışmalar üzerine Dördüncü Ordu Kolordusu’nun katıldığı Bitlis ve Muş İlleri’nden Hamidiye alayları ve Osmanlı düzenli birlikleri, Sason çevresindeki Ermeni bölgelerine gönderildi. Ardından, 18 Ağustos’tan 10 Eylül’e kadar 23 günlük bir operasyona başlandı. Bu harekât dahilinde en az 8.000 Ermeni hayatını kaybetti. Hamparsun Boyacıyan bölgede Bekran aşiretinin çıkarılması yönünde halkı kışkırtarak Kürtler ile Ermeniler arasında çatışmalara sebebiyet vermiş ve Avrupalı devletler’in dikkatini çekmek istemiştir. Boyacıyan, üç bin Ermeni’yi harekete geçirmekle de bu amacını sağlamıştır. 23 Ağustos 1894 senesinde isyan hareketinin lideri Hamparsun Boyacıyan’ın tutuklanması üzerine isyan son bulmuştur. Boyacıyan mahkemede yargılanması neticesinde idama mahkûm edilmiş ancak Avrupalı devletlerin müdahil olması ile cezası Trablusgarp’ta ömür boyu hapis cezasına çevrilmiştir. Fakat Boyacıyan, dokuz yılın ardından firar etmiş ve yeniden komite faaliyetleri içerisine girmiştir. 1894 yılı gerçekleşen Sason isyanı Avrupa komuoyunda büyük bir yankı uyandırmış ardından bu isyan üzerine içinde Fransız temsilcisi Vilbert, Rus temsilcisi Jevasky, İngiliz temsilcisi Shipley, Şefik Bey, Ömer Bey, Celalettin Bey ve Mecit Bey’in yer aldığı Uluslararası Tahkikat komisyonu kurulmuştur. Kurulan komisyonca 20 Temmuz 1895 senesinde Ermeniler’in masum olmadığına dair hazırlanan raporda; Tahkikat komisyonunun yedi ay süren incelemesi neticesinde olayları Ermenilerin başlattığı ve elde ettikleri silahlar ile olayı bastırmak adına bölgeye gelen güvenlik güçlerine saldırdıkları beyan edilmiştir.